24 Ocak 2009 Cumartesi

NAHÇİÇEK!

vahideddun46@hotmail.com
Sancılı bekleyiş nihayet(!) sona erdi ve Mustafa Poyraz Ak Parti’nin Kahramanmaraş Belediye Başkan Adayı olarak Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı.
Ne diyelim, Allah(cc) hayırlı eylesin ve de utandırmasın. Bazılarının aksine biz, Mustafa Poyraz’ın samimice ve dürüstçe Kahramanmaraş için (eksikleri ve kusurları olsa da) çalıştığına inananlardanız. Ama şimdi, tamda bundan sonra, seçimlere asılması ve çok çalışması gerekecek.
Neyse…
Biz Poyraz’a seçim çalışmalarında başarılar dileyerek esas mevzumuza geçelim.
Esas mevzu tabi ki Hanefi Mahçiçek’in AK Parti’den istifası. Şimdi bu abimiz bildiğiniz üzere AK Parti’nin belediye başkan aday adayları arasında idi. Yani ciddi ciddi adaylık bekleyenlerden…
Anlaşılan kendinden o kadar emin ve kendini o kadar şartlamış ki, Mustafa Poyraz’ın ismi açıklanınca bastı istifayı.
N’oldu?
Neden bu istifa beyim, nereye böyle?
Amaç, partiye ve vatandaşa hizmet etmekse, bunun yolu sadece belediye başkanı olarak değil bildiğimiz kadarı ile. Üstelik geçmişte, yani milletvekili olmadan hemen önce belediye başkanlığı koltuğunda oturmuyor muydun? Madem, belediye başkanı olarak bu şehre yapacakların vardı, hizmet etmek istiyordun ve istiyorsun o halde neden vakti zamanında belediye başkanlığından istifa edip milletvekili oldun?
Ha, söyle neden?
Milletvekili oldun da ne halt(!) ettin sanki?
Hele, delikanlıca mertçe ve hiç eğip bükmeden söyle bize Sayın Mahçiçek, bir milletvekili olarak Kahramanmaraş’a ne gibi faydalı(!) hizmetlerin oldu? “Şu hizmetin altında da benim imzam var” de, (gerçekten varsa) elini öpelim be abi!
Hadi buyur, söyle.
Meclis sıralarında uyuklamaktan başka ne yaptın Ankara’da?
Koca beş yılı boşu boşuna geçirdin!
Ha, diyorsan ki ”ben hakkımda yolsuzluk dosyalarından yırtmak için milletvekili oldum ve şimdi tehlike geçtiği için, tekrar belediye başkanı olmak istedim, aday yapmadıkları içinde istifa ettim” de, anlayışla(!) karşılayalım.
Karşılayalım…
Da!
Belediye başkanlığında ne gibi hizmetlerin oldu bu memlekete?
Biliyorum, hemen “Karasu projesi benim” diyeceksin!
Güzel. Hakikaten önemli ve büyük bir proje, eline sağlık, ama keşke o zaman yarım bırakıp gitmeseydin be abi.
Hem de olsun o kadarcıkta değil mi!
Başka?
…….?
Başka bir şey yok!
Yok yok var. Yani bir hizmetin daha var!
Kuş uçmaz kervan geçmez bir yere “Hanefi Mahçiçek Stadı”nı inşa ettin bir kamyon para harcayarak. Var mı idi Kahramanmaraş’ın durup dururken ve o kadar daha acil sorunları varken böyle bir stada ihtiyacı?
Bu kadar acil mi idi bu stad!
Yoksa yokmu idi top oynayacak bir stad?
Uluslar arası(!) arenada top koşturan futbol kulüplerimiz, maç yapacak yermi bulamıyordu yoksa.
Stadı yaptın, Kahramanmaraş Spor’un da başına geçtin.
Söyler misin Hanefi Abi, senin başkanlığında Kahramanmaraş Spor hangi sportif başarılara imza attı?
Şehrimize hangi kupaları kazandırıp da göğsümüzü kabarttın.
Üç dönem Kahramanmaraş Spor Kulübü’nün başkanı olarak ne verdin abi bize?
Kupaları aldıkta bizim mi haberimiz yok yoksa…
Yok abi yok.
Başarı falan şöyle dursun üçüncü liğe düştük be abi.

Şimdi Saadet Partisi’nin kapısını aşındırıyormuşsun “İlla beni partinizden belediye başkan adayı gösterin” diye. Zannetmiyorum, Saadet Partililer, daha dün başka bir partinin kapısında bekleyip de, yüz bulamayınca kendilerine gelen bir adamı belediye başkan adayı olarak halka sunacak kadar omurgasız değillerdir.
Hadi diyelim şöyle veya böyle, şartlar gösterdi öyle icap etti!
Hemen başka partiye mi koşulur?
Bak Yüksel Horasan senin gibi yapmadı, en azından bağımsız olarak “adayım” dedi.
Yüksel Horasan kadar da mı olamadın be Nahçiçek (pardon) Mahçiçek abi.