vahideddun46@hotmail.comBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan akşam saatlerinde “yeni kabine”yi açıkladı.
Hepimiz Kahramanmaraşlılar olarak heyecanla, Milletvekilimiz Sayın Mehmet Sağlam’ın yeni kabinede “Milli Eğitim Bakanı” olarak açıklanmasını bekliyoruz.
Hepimiz Kahramanmaraşlılar olarak heyecanla, Milletvekilimiz Sayın Mehmet Sağlam’ın yeni kabinede “Milli Eğitim Bakanı” olarak açıklanmasını bekliyoruz.
Ya da en azından Sağlam olmasa bile, başka bir isim ve bir bakanlık...
Başbakan tek tek sayıyor, sayıyor…
Sıra, Milli Eğitim Bakanlığına geliyor. Bu sefer tamam, “Maraş Ak Parti’ye olan bağlılığını gösterdi, bakanlığı hak etti, Başbakan’da elbette bunu gördü, artık bakanlık kesin” diyoruz.
Ama o da ne!!
“Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu” !!!!
Başbakan tek tek sayıyor, sayıyor…
Sıra, Milli Eğitim Bakanlığına geliyor. Bu sefer tamam, “Maraş Ak Parti’ye olan bağlılığını gösterdi, bakanlığı hak etti, Başbakan’da elbette bunu gördü, artık bakanlık kesin” diyoruz.
Ama o da ne!!
“Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu” !!!!
Haydaaa!
Bir kez daha "sükut-u hayal"e uğruyoruz tüm şehir.
Donup kalıyoruz televizyon karşısında ve kendimizi çok acayip "kandırılmış" hissesdiyoruz.
Allah’ım sen aklımıza mukayyet ol!
Evet, Maraş olarak daha ne yapmalıyız.
Suçumuz, her seçimde Ak Parti’yi "birinci parti" yapmak mı?
Bakanlık verilen illerde, parti yerlerde sürünürken, biz her şeye rağmen bağrımıza taş bastık yine Ak Parti dedik.
Hiçbir hizmet alamamamıza rağmen bağrımıza taş bastık “inadına Tayyip” dedik.
Kan tükürsek de kızılcık şerbeti içtik dedik.
“Bu” mu bedeli?
“Bu” mu mükafatı?
“Bu” mu olmalıydı!!
22 Temmuz seçimlerinden önce bize söz verdiği ve sözünde durup Mehmet Sağlam’ı bakan yapmadığı halde işi gücü çifti çubuğu bırakıp “Tayyibimiz geliyor” diyerek mitinge koştuk.
Gözümüzü kapattık her yerde partinin oyları düşerken Maraş’da yükselttik.
Bu bize “reva”mıydı şimdi.
Bağıra çağıra partiyi savunuyorduk. Bu sefer olacak diyorduk. Şimdi “n’aaaaberrr” diyenlere ne diyeceğiz?
Ne diyeceğiz Sayın Başbakan, ne diyeceğiz.
Olmadı Başbakanım, olmadı.
Bunu bize yapmayacaktın.
Daha dün gibi…
19 Ekim Pazar: Yer KAFUM. Ak Parti Kahramanmaraş Merkez İlçe başkanlık seçimleri. Mehmet Beşen’le Necati Okay kıyasıya yarışıyor. Kongreye, davetli olan Başbakan’da katılıyor ve konuşma yapmak üzere kürsüye çıkıyor. Başbakan’ın konuşması sırasında partili vatandaşlar “bakanımızı isteriz” diye pankart açıyor.
Başbakan’ın pankarta olan tepkisi tam “Demirelvâri” bir hareket!!
Hedef saptırıyor Başbakan!
Diyor ki: “81 vilayetin hangi birine bakanlık verelim.”
Lütfen buraya dikkat!
Ya, Sayın Başbakan; oradaki partili vatandaşlar “bakan isteriz” demiyorlar ki!
“Bakanımızı isteriz” diyorlar.
Ne demek “bakanımız isteriz” demek!
“Bakanımız isteriz” demek “sen bize söz verdin, o sözünü yerine getir” demek.
Yani yeni bir talep değil ki...
Ama Başbakan ne yaptı, az önce de dediğim gibi tam “Demirelvari” bir tavırla “sizin bakanınız benim ben” diyerek olayı saptırıyor ve vatandaşı yuvarlak laflarla geçiştiriyor.
Allah’ım sen aklımıza mukayyet ol!
Evet, Maraş olarak daha ne yapmalıyız.
Suçumuz, her seçimde Ak Parti’yi "birinci parti" yapmak mı?
Bakanlık verilen illerde, parti yerlerde sürünürken, biz her şeye rağmen bağrımıza taş bastık yine Ak Parti dedik.
Hiçbir hizmet alamamamıza rağmen bağrımıza taş bastık “inadına Tayyip” dedik.
Kan tükürsek de kızılcık şerbeti içtik dedik.
“Bu” mu bedeli?
“Bu” mu mükafatı?
“Bu” mu olmalıydı!!
22 Temmuz seçimlerinden önce bize söz verdiği ve sözünde durup Mehmet Sağlam’ı bakan yapmadığı halde işi gücü çifti çubuğu bırakıp “Tayyibimiz geliyor” diyerek mitinge koştuk.
Gözümüzü kapattık her yerde partinin oyları düşerken Maraş’da yükselttik.
Bu bize “reva”mıydı şimdi.
Bağıra çağıra partiyi savunuyorduk. Bu sefer olacak diyorduk. Şimdi “n’aaaaberrr” diyenlere ne diyeceğiz?
Ne diyeceğiz Sayın Başbakan, ne diyeceğiz.
Olmadı Başbakanım, olmadı.
Bunu bize yapmayacaktın.
Daha dün gibi…
19 Ekim Pazar: Yer KAFUM. Ak Parti Kahramanmaraş Merkez İlçe başkanlık seçimleri. Mehmet Beşen’le Necati Okay kıyasıya yarışıyor. Kongreye, davetli olan Başbakan’da katılıyor ve konuşma yapmak üzere kürsüye çıkıyor. Başbakan’ın konuşması sırasında partili vatandaşlar “bakanımızı isteriz” diye pankart açıyor.
Başbakan’ın pankarta olan tepkisi tam “Demirelvâri” bir hareket!!
Hedef saptırıyor Başbakan!
Diyor ki: “81 vilayetin hangi birine bakanlık verelim.”
Lütfen buraya dikkat!
Ya, Sayın Başbakan; oradaki partili vatandaşlar “bakan isteriz” demiyorlar ki!
“Bakanımızı isteriz” diyorlar.
Ne demek “bakanımız isteriz” demek!
“Bakanımız isteriz” demek “sen bize söz verdin, o sözünü yerine getir” demek.
Yani yeni bir talep değil ki...
Ama Başbakan ne yaptı, az önce de dediğim gibi tam “Demirelvari” bir tavırla “sizin bakanınız benim ben” diyerek olayı saptırıyor ve vatandaşı yuvarlak laflarla geçiştiriyor.
Sayın Başbakan, ayrıca Kahramanmaraş 81 vilayetten birisi değildir.
Kahramanmaraş, Ak Parti kuruldu kurulalı, başka partiye oy vermemiş bir vilayettir.
Ha, belki de Başbakan’ın nazarında Maraş Ak Parti’ye % 100 oranında oy verse bile demek ki değeri bu kadar.
Bunu ben uydurmuyorum, Başbakan bunu bu gün kendisi söyledi.
Bir kez daha Maraş’ın isteğini görmezden gelerek, duymazdan gelerek ve Bakanlık vermeyerek…
Peki Başbakan’ın Maraş’a değer vermediğini biz o gün niye anlayamadık!
Eşşekliğimize doymayalım e mi!
Bakmayın Ak Parti Maraş yetkililerinin ve milletvekillerinin ikide bir “Başbakanımızın Maraş’a özel bir gönül bağı var” martavallarına…!!
“Kuru kuruya aşk” karın doyurmuyor. Aradan tam 7 ay geçti ama anlaşılan değişen bir şey yok.
Bu gün yeni kabine açılanırken bir kez daha analdık bunu.
Ha bir de madalyonu n diğer yüzü var tabi.
Yani Maraş’da Mehmet Sağlam'ın bakanlığını engellemek için yapılan olağanüstü gayretler.
Ben aslında bu şebekenin içinde yer alan "sansarlar"a diyecek bir kelime bulmakta zorlanıyorum.
Ama şunu da demeden geçmeyeceğim: Be hey kerameti kendinden menkul "cebi dolu, kafası boş, particilikten başka her haltı yiyen" köftehorlar!
Sağlam’ı neden engelliyorsunuz?
Bakan olursa sizin çıkarlarınıza ne gibi zararı olacak?
Bildiğim, gördüğüm ve takip ettiğim kadarı ile Sayın Mehmet sağlam en sizin kadar bu parti için çalışıyor.
Ha, belki de Başbakan’ın nazarında Maraş Ak Parti’ye % 100 oranında oy verse bile demek ki değeri bu kadar.
Bunu ben uydurmuyorum, Başbakan bunu bu gün kendisi söyledi.
Bir kez daha Maraş’ın isteğini görmezden gelerek, duymazdan gelerek ve Bakanlık vermeyerek…
Peki Başbakan’ın Maraş’a değer vermediğini biz o gün niye anlayamadık!
Eşşekliğimize doymayalım e mi!
Bakmayın Ak Parti Maraş yetkililerinin ve milletvekillerinin ikide bir “Başbakanımızın Maraş’a özel bir gönül bağı var” martavallarına…!!
“Kuru kuruya aşk” karın doyurmuyor. Aradan tam 7 ay geçti ama anlaşılan değişen bir şey yok.
Bu gün yeni kabine açılanırken bir kez daha analdık bunu.
Ha bir de madalyonu n diğer yüzü var tabi.
Yani Maraş’da Mehmet Sağlam'ın bakanlığını engellemek için yapılan olağanüstü gayretler.
Ben aslında bu şebekenin içinde yer alan "sansarlar"a diyecek bir kelime bulmakta zorlanıyorum.
Ama şunu da demeden geçmeyeceğim: Be hey kerameti kendinden menkul "cebi dolu, kafası boş, particilikten başka her haltı yiyen" köftehorlar!
Sağlam’ı neden engelliyorsunuz?
Bakan olursa sizin çıkarlarınıza ne gibi zararı olacak?
Bildiğim, gördüğüm ve takip ettiğim kadarı ile Sayın Mehmet sağlam en sizin kadar bu parti için çalışıyor.
Seçimlerde Sayın Poyraz'la mahalle mahalle gezmedi mi?
Kar, yağmur çamur demeden il genel meclisi adayları ile köy köy gezmedi mi?
Açık konuşun, kendi çıkarlarınız mı önemli yoksa Ak Parti ve Kahramanmaraş’ın çıkarlarımı?
……..
Duyamıyorum!
Kar, yağmur çamur demeden il genel meclisi adayları ile köy köy gezmedi mi?
Açık konuşun, kendi çıkarlarınız mı önemli yoksa Ak Parti ve Kahramanmaraş’ın çıkarlarımı?
……..
Duyamıyorum!
Ne desek beyhude, birileri tutmuş suyun başını hep kendi tarlasına akıtıyor.
Üstelik bununlada kalmayıp Başbakan'ı feci halde kandırıyor.
Sayın Başbakan'da kanmasın arkadaş!
Kanacaksa da kansın kendi bilir.
Ama Kahramanmaraşlı artık kanmayacak, yemeyecek "gönül bağı" hikayelerini...
Aha buraya yazıyorum bundan sonra Maraş'dan Ak Parti'ye bu kadar oy çıkmaz.
Yani bakanlık yoksa daha oyda yok.
Saygı ve sevgilerimle...
